6 Şubat 2018 Salı

KANİTİN

-      Kanitin Kelimesinin Sözlük Anlamı

Kanitin kelimesi; sözlüklerde “kunut ve dua edenler”, “Allah’a itaat ve ibadet edenler” anlamlarında geçmektedir.

-      Kanitin Kelimesinin Kuran’daki Anlamı

Kanitin kelimesi Kuran’da genel olarak “gönülden bağlı” anlamında kullanılmıştır. Bu anlamı ayetlerde yerine koyalım…  

“Allah, çocuk edindi” dediler. O, bundan uzaktır. Hayır! Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ındır. Hepsi O’na gönülden bağlanmıştır. (KANİTUNE). (2:116)

Salâtlara ve orta salâta hafız olun. Allah’a gönülden bağlanarak (KANİTİNE) durun. (2:238)

“Ey Meryem! Rabbine gönülden bağlan (UKNUTİ) ve secde et ve rükû edenlerle beraber rükû et” demişlerdi. (3:43)

Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah, insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamaktadırlar. İyi kadınlar, gönülden bağlıdırlar (KANİTATUN). Allah’ın koruması sayesinde onlar da gaybı korurlar. Başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın, onları dövün/uzaklaştırın. Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah, çok yücedir, çok büyüktür. (4:34)

İbrahim, şüphesiz Allah'a gönülden bağlı (KANİTEN) ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi. (16:120)

İçinizden kim Allah’a ve resulüne gönülden bağlanır (YAKNUT) ve salih bir amel işlerse ona mükâfatını iki kat veririz. Biz, ona bereketli bir rızık hazırlamışızdır. (33:31)

Şüphesiz Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlar, mümin erkeklerle mümin kadınlar, gönülden bağlı (KANİTİNE) erkeklerle gönülden bağlı (KANİTATİ) kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah’a derinden saygı duyan erkekler, Allah’a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır. (33:35)

Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha hayırlı, Müslüman, inanan, gönülden bağlanan (KANİTATİN), tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir. (66:5)

Allah, bir de iffetini sapasağlam koruyan ve bizim de kendisine ruhumuzdan üflediğimiz, Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan İmran kızı Meryem’i de örnek gösterdi. O gönülden bağlananlardandı (KANİTİNE). (66:12)

-      İçerisinde Kanitin Kelimesi ve Kelimenin Türevleri Geçen Ayetler

2. Bakara Suresi: 116, 238.
3. Ali İmran Suresi: 17, 43.
4. Nisa Suresi: 34.
16. Nahl Suresi: 120.
30. Rum Suresi: 26.
33. Ahzab Suresi: 31, 35.
39. Zümer Suresi: 9.
66. Tahrim Suresi: 5, 12.

-      Kanitin Kelimesinin Kuran’daki Türevleri

Fiil formunda kullanıldığı 2 yerde “itaat etmek, gönülden bağlanmak, divan durmak, saygıyla huzurda durmak” anlamlarında geçmiştir.

Bu ayetler: (3:43), (33:31).

Örnekler:

“Ey Meryem! Rabbine itaat et (UKNUTİ) ve secde et ve rükû edenlerle beraber rükû et” demişlerdi. (3:43)

İçinizden kim Allah’a ve resulüne itaat eder (YAKNUT) ve salih bir amel işlerse ona mükâfatını iki kat veririz. Biz, ona bereketli bir rızık hazırlamışızdır. (33:31)

Aktif kısım formunda kullanıldığı 8 yerde “boyun eğmek, gönülden bağlılık, itaat etmek” anlamlarında geçmiştir. (Bir ayette 2 kez geçmiş.)

Bu ayetler: (2:116, 238), (3:17), (16:120), (30:26), (33:35), (39:9), (66:12).
Örnekler:

“Allah, çocuk edindi” dediler. O, bundan uzaktır. Hayır! Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ındır. Hepsi O’na boyun eğmiştir (KANİTUNE). (2:116)

Salâtlara ve orta salâta hafız olun. Allah’a gönülden boyun eğerek (KANİTİNE) durun. (2:238)

İbrahim, şüphesiz Allah'a boyun eğen (KANİTEN) ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi. (16:120)

Allah, bir de iffetini sapasağlam koruyan ve bizim de kendisine ruhumuzdan üflediğimiz, Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan İmran kızı Meryem’i de örnek gösterdi. O itaat edenlerdendi (KANİTİNE). (66:12)

İsim formunda kullanıldığı 2 yerde “itaat etmek” anlamında geçmiştir. (Bir ayette 2 kez geçmiş.)

Bu ayetler: (4:34), (33:35).

Örnekler:

Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah, insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamaktadırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar (KANİTATUN). Allah’ın koruması sayesinde onlar da gaybı korurlar. Başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın, onları dövün/uzaklaştırın. Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah, çok yücedir, çok büyüktür. (4:34)

Şüphesiz Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlar, mümin erkeklerle mümin kadınlar, itaatkâr (KANİTİNE) erkeklerle itaatkâr (KANİTATİ) kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah’a derinden saygı duyan erkekler, Allah’a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır. (33:35)

Sıfat formunda kullanıldığı 1 yerde “itaat etmek” anlamında geçmiştir.

Bu ayet: (66:5).


Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha hayırlı, Müslüman, inanan, sebatla itaat eden (KANİTATİN), tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir. (66:5)

En Doğrusunu ALLAH Bilir.

Bülent DİLAVER
_iNsaNOĞLU_

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder